Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents
Sevgi öğretmeni - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    25. Göl Kenarındaki Çağrı

    Celile gölü üzerinde güneş doğmak üzereydi. Çalışmaktan yorgun düşen öğrenciler hala teknelerinin üzerlerindeydiler. İsa dinlenmek için gölün kıyısına gelmişti. Sabah erkenden, kendisini gün boyu izleyen insanlardan kısa bir süre uzaklaşıp biraz dinlenmek istiyordu. Fakat çok geçmeden yine O'nun etrafında toplanmaya başladılar. Sayıları öylesine artıyordu ki, dört bir yanı insanlarla çevrildi. Bu arada öğrenciler karaya çıktı. İsa kalabalıktan biraz uzaklaşmak için Petrus'un teknesinin üzerine çıktı ve ona kıyı-dan biraz uzaklaşmasını buyurdu. İsa onlara buradan seslendiğinde O'nu daha iyi görebiliyor ve duyabiliyorlardı. Karşısındaki kalabalığa tekne üzerinden ders verdi.SO 223.1

    Bu, melekler için ne kadar muazzam bir manzaraydı; Yüce Komutanları, dalgaların etkisiyle sallanan balıkçı teknesinin üzerinde oturuyor ve kendisini su kenarına kadar izleyen insanlara, onların kurtuluşları ile ilgili dersler veriyordu. Gökyüzünün onurlandırdığı Kişi, hükümranlığı ile ilgili harikulade gerçekleri açık havada halka anlatıyordu ve bu iş için en uygun yer burasıydı. Göl, dağlar, çevredeki tarlalar, yeryüzünün üzerinde yükselen güneşin ışınları; bunların tümü, O'nun verdiği dersleri aydınlatıyor ve onların düşüncelerini etkiliyordu. İsa'nın anlattıklarının hiçbiri sonuçsuz kalmadı. O'nun bildirdiği her mesaj insanlara sonsuz yaşam sözü olarak geldi.SO 223.2

    Kıyıdaki kalabalık gittikçe artıyordu. Bastonlarına dayanarak duran yaşlılar, tepeleri aşıp gelen köylüler, gölde avlanan balıkçılar, tüccarlar ve rabbiler, zenginler ve bilge kişiler, gençler ve yaşlılar, hasta ve acı çeken yakınlarını getirerek, ilahi Öğretmen'in sözlerini dinlemeye geldiler.SO 223.3

    Peygamberler bu tür manzaraları görmeyi ne kadar çok arzu etmişlerdi! Bunu şöyle dile getirdiler:SO 223.4

    “Zebulun diyarı Naftali diyarı,
    Şeria nehrinin ötesinde, — deniz tarafı, Uluslar'ın Celile'si.
    Karanlıkta yaşayan halk, büyük bir ışık gördü.
    Ölümün gölgelediği diyarda yaşayanların üzerine ışık doğdu.”1Matta 4:15-16.
    SO 224.1

    İsa göl kıyısında yaptığı konuşmasında düşündüğünden daha çok sayıda kişiye hitap etti. Çağlar öncesine bakarak hapiste ve tutsaklık altında olan, Şeytan tarafından kandırılan, yalnızlık içinde yaşayan ve acı çeken; fakat kendisine imanla bağlı olan insanları gördü. Önündeki kalabalıkta sevinç, hüzün ve şaşkınlık bir arada görülüyordu. Çevresinde toplananlara söylediği sözlerde, onlara, yaşamlarının zor anlarında umut, üzüntülü anlarında teselli ve karanlıkta kaldıklarında ilahi ışık mesajı olan sözler söyledi. Kutsal Ruh aracılığıyla, Celile gölünün kıyısında balıkçı teknesinden konuşan bu Kişi'nin sesinin, zamanın sonuna dek insanların kalplerine barış getirdiği duyulacaktı.SO 224.2

    Konuşması sona erdiğinde, İsa Petrus'a döndü ve göle açılıp balık ağlarını suya bırakmasını buyurdu. Fakat Petrus umutsuzdu. Gece boyunca hiç balık tutamamıştı. Yalnız geçirdiği saatler boyunca zindanda tek başına acı çeken Vaftizci Yahya'nın kaderini düşündü. İsa'nın ve öğrencilerinin bundan sonra yaşayacakları olayları, hahamların ve rabbilerin kötü davranışlarını ve İsa'nın, Yahudiye'de görevini gerçekleştirmek için yaşadığı zorlukları düşündü. Kendi düşünceleri bile O'nun yaşadığı zorlukları anlamasına yetti; ve boş ağlara bakarken, gelecek, karanlık ve umutsuzluk dolu bir şekilde gözünün önüne geldi. “Efendimiz, bütün gece çabaladık, hiçbir şey tutamadık. Yine de senin sözün üzerine ağları salacağım” dedi.SO 224.3

    Gölün berrak sularında avlanmak için gece, en uygun zamandı. Tüm gece boyunca çalışıp hiç balık tutamadıktan sonra, gündüz ağ atmak hiçbir fayda sağlamayacakmış gibi görünüyordu; fakat İsa, ağların suya indirilmesini buyurdu ve efendisine olan sevgisi, öğrenciyi O'na itaat etmeye yöneltti. Şimon ve kardeşi, ağı birlikte suya indirdiler. Ağı yukarı çekmeye çalıştıklarında o kadar çok balık vardı ki, ağ yırtılmaya başladı. Yakup ile Yuhanna'yı da yardım etmeleri için çağırmak zorunda kaldılar. Avlanma işi tamamlandığında, her iki tekne de öylesine çok balıkla yüklüydü ki, batma tehlikesi içindeydiler. Fakat Petrus şimdi ne tekneleri, ne de balıkları yüklemeyi düşünmekle meşguldü. Bu mucize de tanık olduğu diğerleri gibi onun için ilahi gücün bir gösterisiydi. İsa'da tüm tabiatı kontrolünde tutan Kişi'yi gördü. İsa'nın ilahiliğinin varlığı, Petrus'un kutsal olmadığını açığa çıkardı. Efendisine olan sevgisi, kendi inançsızlığından dolayı duyduğu utancı, yardımından dolayı İsa'ya olan minnettarlığı, her şeyden çok, O'nun sonsuz dürüstlüğünün yanında kendisinin dürüst olmadığı hissi onu sardı. Arkadaşları ağdaki balıkları tekneye çekerken, Petrus, Kurtarıcı'nın önünde diz çökerek şöyle haykırdı: “Rab, uzaklaş benden, ben günahlı bir adamım.” Daniel'in, Allah'ın meleğinin önünde güçsüz bir şekilde yere düşmesine sebep olan da aynı ilahi kutsallığın varlığıydı. Daniel şöyle dedi: “Bende kuvvet kalmadı, yüzümün rengi bozuldu ve gücümü tutamadım.”2Daniel 10:8.Yeşaya, Rab'bin görkemini gördüğünde şöyle haykırdı: “Ve ben dedim. Vay başıma. Çünkü mahvoldum. Ben dudakları murdar bir adamım ve dudakları murdar bir kavmin içinde oturmaktayım; çünkü gözlerim Kralı, Orduların Rab'bini gördü.”3Yeşaya 6:5.İnsanlık zayıflıkları ve günahlarıyla ilahiliğin mükemmelliğine zıttı ve bu yüzden O, kendisinin tümüyle yetersiz olduğunu ve kutsal olmadığını düşünüyordu. Bu, Allah'ın yüceliğini ve görkemini gören herkes ile aynı şekilde gerçekleşmiştir.SO 224.4

    Petrus, şöyle haykırdı: “Rab, uzaklaş benden, ben günahlı bir a- damım.” O'ndan ayrı kalamayacağını hissederek, ayaklarına kapandı. Kurtarıcı cevap verdi: “Korkma, bundan böyle balık yerine insan tutacaksın.” Yeşaya, Allah'ın kutsallığının yanında, kendisinin ne kadar değersiz olduğunu gördükten sonra ilahi mesajı aldı. Petrus özverili olmayı seçip ilahi güce bağlı kaldıktan sonra, çalışmasında O'na yardım etmek için İsa'nın çağrısını aldı.SO 225.1

    Öğrencilerden hiçbiri bu ana dek İsa'ya tam anlamıyla yardımcı olmamıştı. O'nun yaptığı mucizelerin birçoğuna tanık olmuşlardı ve verdiği dersleri dinlemişlerdi; fakat eski uğraşlarından tamamen vazgeçmemişlerdi. Vaftizci Yahya'nın tutsak edilmesi, onların hepsini fazlasıyla üzmüştü. Yahya'nın görevinin böyle sonuçlanması, onların, tüm dini liderlerin kendisine karşı cephe aldığı Efendileri için umutsuzluk duymalarına yol açıyordu.SO 225.2

    Bu şartlar altında balıkçılık işine dönmek, onları kısa bir süre için de olsa rahatlatıyordu: Fakat şimdi İsa onları önceki yaşamlarından vazgeçmeye ve kendisine yardımcı olmaya çağırıyordu. Petrus çağrıyı kabul etti. İsa, kıyıya vardıklarında diğer üç öğrencisine şöyle buyurdu: “Beni takip edin. Sizi insan tutan balıkçılar yapacağım.” Hemen oradan ayrıldılar ve O'nu takip ettiler.SO 225.3

    Balıkçı tekneleriyle açılıp ağlarını bırakmadan önce İsa onlara, Allah'ın onların gereksinimlerini sağlayacağı güvencesini verdi. Petrus Müjde'nin yayılması için teknesinin kullanılmasını sağladığında, bunun karşılığını fazlasıyla aldı. “Kendisine yakaranların hepsine karşı eli açıktır.”4Romalılar 10:12.“Sizde olanı verin, size verilecek. İyice bastırılmış, silkelenmiş ve taşmış, dolu bir ölçekle kucağınıza boşaltılacak; hangi ölçekle ölçerseniz, size de aynı ölçek uygulanacak.”5Luka 6:38.İsa, öğrencisinin hizmetini bu ölçüye göre ödüllendirdi. “Bizden etkin olan kudretiyle, her dilediğimiz ya da her düşündüğümüzden çok daha fazlasını yapabilecek güçte olan Allah, bunu, Mesih İsa'da bize gösterdiği iyilikle lütfunun sonsuz zenginliğini gelecek çağlarda sergilemek için yaptı.”6Efesliler 3:20; 2:7.SO 226.1

    Göl kıyısındaki o gece boyunca İsa'dan ayrıyken, inançsızlıklarından dolayı yorucu çalışmalarının sonucunda hiç balık tutamayan öğrenciler son derece üzgündüler; fakat İsa'nın varlığı onların imanını güçlendirdi, onlara sevinç ve başarı getirdi. Bu bizim için de böyledir. İsa'dan ayrı olursak bizim işimiz de ürün vermez ve bunun sonucunda kendimize olan güvenimizi yitiririz ve bundan dolayı sıkıntı duyarız. Fakat O, yakınımızda olduğunda ve biz O'nun buyruklarına göre çalıştığımızda, O'nun gücünün varlığı bizim sevinç kaynağımız olur. Şeytan, insanların cesaretini kırar; fakat İsa, imanlarını güçlendirip onlara ümit verir.SO 226.2

    Bu mucize öğrencilere anlamlı bir ders vermiştir ve bu, bizim için de bir ders olmalıdır. Sözüyle gölden balıkları toplayıp bir araya getirebilen Kişi, insanların kalbini de etkileyebilir ve sevgisinin bağlarıyla kendisini izleyen imanlı kişilerin “insan tutan balıkçılar” olmaları için onları kendisine çeker.SO 226.3

    Celileli o balıkçılar mütevazı insanlardı, tahsilli değildiler. Fakat İsa, dünyanın ışığı, onları kendisinin uygun gördüğü konuma getirebilirdi. Kurtarıcı, eğitim ve öğretimi asla önemsiz bir konu olarak görmedi; çünkü Allah'ın sevgisiyle kontrol edildiğinde ve O'na hizmet etmek için yapıldığında, bilgili ve kültürlü olmak bir kutluluktur. Fakat İsa, o zamanın bilge kişilerine itibar etmedi. Çünkü onlar öylesine kibirliydiler ki, acı çeken insanlarla hiçbir zaman ilgilenmediler; ve Nasıralı Kişi'ye hiçbir şekilde yardımcı olmadılar. Yobazlıklarından dolayı İsa'dan ders almaya tenezzül etmediler. İsa sürekli kendisinin lütfunu inananlara iletecek kişiler arar. Allah ile birlikte çalışacak olan kişiler tarafından ilk olarak öğrenilmesi gereken şey, özeleştiri ile insanın kendi hatalarını görmesi ve kabul etmesidir. Bu en iyi ve en bilimsel yöntemlerle eğitim veren okullarda öğrenilmez. Mantıklı düşüncenin ürünü sadece ilahi Öğretmen vasıtasıyla alınır.SO 226.4

    İsa kendi döneminde yanlış geleneklerin uygulandığı okullarda eğitim görmedikleri için balıkçılık yapan insanları seçti. Onlar doğal yetenekleri olan, mütevazı, öğrenmeye açık ve İsa'nın, görevi için eğitebileceği insanlardı. Günlük yaşamlarında yaptıkları yorucu işin yükünü sabırla taşıyan ve çağrı alsalar kendilerini dünyanın en onurlu insanlarıyla eşit kılacak güçlere sahip olduğunun bilincinde olmayan birçok kişi vardır. O gizli yeteneklerin ortaya çıkması için onlara yardımsever bir elin uzanması gerekir. İsa'nın yardımcıları olarak çağırdığı kişiler de böyleydi; İsa onlara kendisiyle birlikte çalışma fırsatı verdi. Böyle bir Öğretmen, yeryüzünde daha önce hiç görülmemişti. Öğrenciler, İsa tarafından eğitildikten sonra artık bilgisiz ya da kültürsüz değildiler. Düşünce ve karakter yapısı bakımından O'na benzediler ve herkes onların İsa ile birlikte olduğunu duydu.SO 227.1

    Eğitimin en önemli kısmı sadece bilgi vermek değil, aynı zamanda karşılıklı görüş alış verişiyle ve gönül birlikteliğiyle kazanılan,SO 227.2

    O güç ve enerjiyi vermektir. Yaşamı, sadece yaşam verebilir. Öyleyse, dünyayı kutsayan ve yaşam veren her etkiyi insanlığa sunan ilahi Kişi'yle üç yıl boyunca her gün birlikte olanlar ne kadar büyük bir ayrıcalığa sahiptiler!... Diğer öğrenciler bir yana, Mesih'in sevgili öğrencisi Yuhanna kendisini o harikulade yaşamın gücüne adadı. Yuhanna şöyle der: “Yaşam açıkça göründü. O'nu gördük ve ona tanıklık ediyoruz. Baba ile birlikte7Baba ile birlikte ya da Baba'da.olup bize görünmüş olan sonsuz yaşamı size ilan ediyoruz.”81. Yuhanna 1:2.“Nitekim hepimiz O'nun doluluğundan lütuf üzerine lütuf aldık.”9Yuhanna 1:16.SO 227.3

    Rab'bimizin öğrencilerinin başarısı sadece onların kendi çabalarının sonucunda oluşmadı. Yaptıkları işlerde Allah'ın yardımıyla ba- şanlı oldukları açıkça görünüyordu. Bu insanların yaşamları, geliştirdikleri karakterleri ve Allah'ın onların vasıtasıyla gerçekleştirdiği harikulade işler, O'nun, öğrenmeye istekli ve itaatkar olan tüm kulları için neler yapabileceğinin kanıtıdır.SO 227.4

    İsa'yı en çok seven, en fazla iyilik yapan kişi olacaktır. Kibrinden vazgeçerek, Kutsal Ruh'un çalışması için kalbinde yer açan ve yaşamını tamamen Allah'a adayan kişi, diğer insanlara sayısız yararlar sağlar. Eğer insanlar şikayet etmeksizin disipline uyarlarsa, Allah onlara yaşamları boyunca her an yeni şeyler öğretir. O, lütfunu bize göstermeyi arzular. Eğer O'nun halkı engelleri ortadan kaldırırsa, Allah, insani kanallarla kurtuluş sularını bol miktarda onlara verecektir. Mütevazı bir yaşam süren insanlar, güçlerinin yettiği ölçüde iyilik yapmak için yüreklendirilirse ve onların amaçlarına ulaşmalarına engel olmaya çalışanlar olmazsa, şimdi İsa için yalnızca bir tanesinin çalıştığı yerde, yarın yüzlercesi çalışacaktır.SO 228.1

    Allah, insanları olduğu gibi kabul eder ve eğer O'na bağlı kalırlarsa, kendisine hizmet etmeleri için onları eğitir. Allah'ın Ruhu onların düşüncelerini sarar ve tüm yeteneklerini artırır. Kutsal Ruh'un rehberliğinde Allah'a adanan düşünceler, uyumlu bir şekilde gelişir ve O'nun isteklerini anlamak ve yerine getirmek için güçlenir. Zayıf ve güçsüz durumdaki karakter azimle güçlenir. Allah'a sürekli olarak bağlı kalmak, İsa ve öğrencileri arasında öylesine yakın bir ilişki kurulmasını sağlar ki, imanlı bir kişi düşünce ve karakter yapısı bakımından O'na benzer. İsa'ya iman eden kişi daha geniş düşünce ve görüşlere sahip olur. Anlayışı güçlenir ve daha mantıklı bir şekilde düşün-meye başlar. İsa'ya hizmet etmeyi arzulayan kişi, Dürüstlüğün Güneşi'nin yaşam veren gücüyle öylesine güçlenir ki, onun Allah'ın sözüne göre yaptığı işlerde başarılı olması sağlanır.SO 228.2

    Sanat ve bilim alanında en yüksek eğitimi alanlar, kendi çevrelerindeki kişilerce cahil insanlar olarak gösterilen ve mütevazı bir yaşam süren Hıristiyanlardan çok değerli şeyler öğrenmişlerdir. Fakat bu öğrenciler, tüm okullardan daha yüksek bir eğitim veren Kişi'den ders aldılar. “Kimsenin konuşmadığı” gibi konuşan Kişi tarafından eğitildiler.SO 228.3

    Bu bölüm Matta 4:18-22, Markos 1:16-20, Luka 5:1-11'e dayanmaktadır.SO 228.4

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents