Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents
Sevgi öğretmeni - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    7. Bir Çocuk Olarak

    Mesih'in gençliği küçük bir dağ köyünde geçti. Yeryüzünde O'nun varlığıyla onurlandırılmayacak hiçbir yer yoktu. Kralların sarayları, O'nu bir konuk olarak ağırlama ayrıcalığına sahip olabilirlerdi. Fakat O, evini ve hor görülen Nasıra'yı gözden uzak tutmak için zengin köşklerine, kraliyet saraylarına ve büyük öğretim mevkilerine rağbet etmedi.SO 57.1

    O'nun yaşamının ilk yıllarıyla ilgili olarak kayıtlarda yazılanlar o- lağanüstüdür. “Çocuk, gelişiyor ve güçleniyordu. Allah'ın lütfü O'nun üzerindeydi.” Allah'ın nurunun kendisine yansımasıyla İsa, “bilgelikte ve boyda gelişiyor, Allah'ın ve insanların beğenisini kazanıyordu.”1Luka 2:52.Yıllar geçtikçe, düşünce yapısı daha da etkin hale geliyor ve kavrayışı güçleniyordu. Bunun yansıması olarak, O'nun karakteri de güzeldi. Düşünce ve vücut yapısı çocukluğunun gerektirdiği gibi gittikçe gelişiyordu.SO 57.2

    İsa, bir çocuk olarak kendine özgü ve sevecen bir mizaç sergiledi. O'nun yardımsever elleri başkalarına yardım etmek için her zaman hazırdı. Hiçbir şeyin engel olamayacağı sabrından ve dürüstlüğünden vazgeçmeyerek bir sadakat örneği gösterdi. Prensipte bir kaya kadar sağlamdı. O'nun bencil olmayan yaşamı, insanlığa bir fedakarlık ve nezaket örneği gösterdi.SO 57.3

    İsa'nın annesi, O'nun güçlerinin belirmesini içtenlikle izledi ve O'nun karakterindeki kusursuzluğun etkisini gördü. O'nun parlak ve anlayışlı zekasına sevinçle cesaret verdi. Babası olarak sadece Allah'ı iddia edebilen bu çocuğun gelişmesinde gökyüzü elçileriyle birlikte hareket edebilmesi için Kutsal Ruh aracılılığıyla mesajlar aldı.SO 57.4

    İsrail'deki imanlı kişiler, en eski çağlardan beri gençlerin eğitimine büyük önem vermişlerdi. Allah, bebeklikten itibaren bile ço-cuklara, O'nun iyiliğinin ve büyüklüğünün, özellikle O'nun yasasında belirtildiği ve İsrail'in tarihinde açıkça görüldüğü gibi öğretilmesini buyurmuştu.SO 58.1

    Kutsal Yazılardan ilahiler, dualar ve dersler öğrenmeye açık zihinlere yerleştirilmeliydi. Anne ve babalar çocuklarına Allah'ın Yasası'nın , O'nun karakteri olduğunu; ve onlar yasanın ilkelerini içtenlikle kabul ederlerken, Allah'ın imajının, ruh ve akıl üzerinde oluşacağını öğretmeliydiler. Öğretimin büyük bir bölümü sözlü olarak yapılıyordu. Fakat buna rağmen gençler, İbrani yazılarını okumayı öğ-rendiler ve Eski Antlaşma'nın parşömen kağıt ruloları onların çalışmasına açıldı.SO 58.2

    Mesih'in zamanında, gençlere dini eğitim sağlamayan bir şehir ya da kasabaya Allah'ın laneti altındaymış gözüyle bakılıyordu. Gelenekler büyük ölçüde Kutsal Yazı'nın yerini almıştı. “O'nu hissetmekten ve bulmaktan mutluluk duyabilseler,”2Elçilerin İşleri 17:27.gerçek eğitim gençleri “Allah'ı aramaya” yöneltecekti. Fakat Yahudi öğretmenler, daha çok törensel konulara ilgi gösterdiler. Bilgi değeri taşımayan ve onlara ileride hiçbir zaman fayda sağlamayacak olan konularla öğrencilerin zihinleri boş yere işgal edildi. Allah'ın Sözü'nün kişisel olarak kabul edilmesiyle yaşanılan deneyime bu eğitim sisteminde yer yoktu. Öğrenciler çevrelerindeki kişilerin zihinlerini boş yere meşgul etmeleri yüzünden, sessiz bir şekilde Allah'a ibadet etmek için kendilerine zaman ayıramıyorlardı. Onların kalplerine hitap eden Allah'ın sesini duymadılar. Onlar bilgi edinmek için araştırırken, Bilginin Kaynağı'ndan uzaklaştılar. Allah'a hizmet için en gerekli olan şeyler ihmal edildi. Yasanın ilkeleri anlaşılmaz hale getirildi. Yahudilerin, mükemmel olduğunu düşündükleri o zamanki eğitim sistemi, aslında gerçek gelişmeye karşı en büyük engeldi. Hahamların eğitimi altında, gençlerin güçleri zapt edildi. Gençler dar görüşlü hale getirildiler ve düşünceleri yüzünden baskı gördüler.SO 58.3

    İsa, çocukken havra okullarında öğrenim görmedi. Annesi O'nun ilk “insan” öğretmeniydi. Annesinden ve peygamberlerin yazılarından göksel bilgileri öğrendi. O annesinin dizlerinde, O'nun, İsrail için Musa'ya söylediği sözleri dinledi. Çocukluktan çıkıp gençliğe adım attığında hahamların okullarında eğitim görmek istemedi. O'nun, bu tür kaynaklardan elde edilen bir eğitime ihtiyacı yoktu; çünkü O'nun öğretmeni Allah'ydı.SO 58.4

    Kurtarıcı, Allahsal hizmetini yerine getirirken sorulan şu soru: “Bu adam, hiç öğrenim görmediği halde nasıl bu kadar bilgili olabilir?” O'nun, hahamlardan eğitim almadan okuyabildiğini gösteriyor.3Yuhanna 7:15.O, bilgiyi tıpkı bizim de yapabileceğimiz gibi edindiği için O'nun Kut-sal Yazılar ile içten tanışması, hayatının ilk yıllarını Allah'ın sözü üzerinde çalışmaya nasıl adadığını gösterir. Allah'ın yarattığı eserlerin büyük kütüphanesi O'nun önüne serildi. Her şeyin yaratıcısı olan O, kendi eliyle yeryüzüne, gökyüzüne ve denizin üstüne yazdığı dersler üzerinde çalıştı. Dünyada kutsal olmayan şeylerden uzak durarak, tabiattan bilimsel değeri olan bilgiler topladı. İnsanların, hayvanların ve bitkilerin hayatıyla ilgili çalıştı. İlk yıllarından itibaren, O'nun tek bir amacı vardı; O, diğer insanları kutsamak için yaşadı; bunun için tabiatta kaynaklar buldu; hayvanların ve bitkilerin hayatı üzerinde çalışırken, yeni yöntem ve usullerle ilgili fikirler edindi. Kendisini dinleyenlerin Allah'ın vahiylerini anlamalarını sağlayan, ibret verici gerçek öyküler anlatıyordu. O'nun insanlığa hizmeti sırasında gerçeklerden ders alınması gereken olayları anlattığı ibret hikayeleri, O'nun ruhunun, tabiatın etkilerine ne kadar açık olduğunu ve ruhsal öğretileri günlük yaşam çevresinden nasıl bir araya getirdiğini gösterir.SO 59.1

    Bazı olayların sebebini anlamaya çalışırken İsa'ya, Allah'ın sözünün önemi ve O'nun amacı açıklandı. Gökyüzü melekleri O'nun yanındaydı. O, sürekli kutsal düşünceler ve kutsal iletişim içindeydi. Zeki olmasının ilk belirtisinden itibaren, ruhsal lütuf ve gerçeğin bilgisinde sürekli gelişiyordu.SO 59.2

    Her çocuk, Mesih'in yaptığı gibi bilgi edinebilir. Biz, O'nun sözü aracılığıyla Yüce Yaradan'ı tanımaya çalışırken melekler bize yaklaşacak, düşüncelerimiz güçlenecek, karakterimiz yükseltilecek ve arındırılacaktır. Böylece, Kurtarıcı'ya daha çok benzeyeceğiz. Karakteri yüce ve güzel olan Kişi'ye baktığımızda, hislerimiz Allah'ı izler. Kişi, Kutsal Ruh'a saygı duyarak O'nun vasıtasıyla Sonsuz Olan ile bütünleştiğinde ruhen güçlenir. Dua yoluyla Allah'la birlikte olmak, ahlaki ve zihinsel yetenekleri geliştirir ve düşüncelerimizi ruhsal konulara yoğunlaştırdığımızda ruhsal gücümüz artar.SO 59.3

    İsa'nın yaşamı Allah ile uyum içerisindeydi. O çocukken, bir çocuk gibi düşünüyor ve konuşuyordu. Fakat hiçbir günah izi, Allah'ın O'nun üzerindeki imajını bozamadı. Buna karşın O, Şeytan'ın günaha teşvikinden muaf değildi. Nasıra'da yaşayanlar kötülükleriyle ünlüydüler. Onlara ne kadar az değer verildiği, Natanyel'in şu sorusunda görülür: “Nasıra'dan iyi bir şey çıkabilir mi?”4Yuhanna 1:46.İsa, karakterinin sınanacağı yerde yerleşti. Saflığını muhafaza etmesi için sürekli korunmada olması gerekliydi. Bizim karşılaştığımız her türlü dert ve sıkıntıyla, O da karşılaştı. Öyle ki, O bize çocuklukta, gençlikte ve yetişkinlikte örnek olabilsin.SO 60.1

    Şeytan, Nasıralı Çocuk'u yenmek için çaba sarf ediyor ve bu çabasında hiç yorulmuyordu. İsa, ilk yıllarından itibaren melekler tarafından korundu. Buna karşın O'nun hayatı,-karanlığın güçlerine karşı uzun süren bir mücadeleydi. Yeryüzünde kötülüklerin bozamadığı bir yaşam olması, Şeytan'ın kızgınlığına ve şaşkınlığına sebep oldu. İsa'yı tuzağa düşürmek için her türlü yolu denedi. Başka hiçbir insan, günaha teşvik ve çatışmaların böylesine şiddetli olduğu bir ortamda bizim Kurtarıcı'mız gibi kutsal bir yaşam süremezdi.SO 60.2

    Mesih'in anne ve babası yoksuldu ve günlük kazandıklarıyla geçiniyorlardı. O, yoksulluğun, kederin ve fedakarlığın ne demek olduğunu iyi biliyordu. Bu nitelikleri O'nun koruyucusuydu. O'nun çalışkan yaşamında, Şeytan'ın günaha teşvikini çağıracak hiçbir boş anı olmadı. Çevresindeki insanlara iyi örnek olmak için asla amaçsız bir şekilde boş yere zaman harcamadı. Mümkün olduğunca Ayartıcı'ya karşı kapıları kapadı. Ne kazanç, ne övgü, ne de tenkit O'nu yanlış bir hareketi kabul etmeye yöneltemedi. Kötülüğü sezebilecek kadar zeki olmasının yanı sıra, ona karşı koyabilecek kadar güçlüydü.SO 60.3

    Mesih yeryüzünde yaşayıp da günah işlemeyen tek Kişi'ydi. Bununla birlikte, yaklaşık otuz yıl boyunca Nasıra'daki kötü insanların arasında yaşadı. Bu gerçek, suçsuz bir yaşam sürmenin, yaşanılan yere, şansa ve rahatlığa bağlı olduğunu düşünenlere karşı bir sitemdir. Günaha teşvik, yoksulluk ve keder, dürüstlük ve saflığın gelişmesi için gerekli olan temel unsurlardır.SO 60.4

    İsa, bir köy evinde sadakat ve neşe içinde yaşadı. Ev halkının sıkıntılarını paylaşmada üzerine düşen görevi seve seve yerine getirdi. O, gökyüzünün Hakim'i olmuştu ve melekler, O'nun sözünü yerine getirmeyi arzulamışlardı. Fakat O şimdi, gönüllü bir uşak, seven ve itaat eden bir Oğul'du. Bir meslek öğrendi ve Yusuf ile birlikte marangoz dükkanında çalıştı. Sıradan ve basit bir işçi kıyafetinde işine gelip giderken, küçük kasabanın caddeleri boyunca yürüdü. İlahi gücünü, kendi sıkıntılarını azaltmak ya da işini hafifletmek için kullanmadı.SO 60.5

    Mesih, çocukluğunda ve gençliğinde çalışırken akıl ve bedenen gelişti. Fiziksel güçlerini rasgele kullanmadı. Ancak onları sağlıklı bir şekilde korudu, ta ki görevini her alanda en iyi şekilde yapabilsin. İşyerinde çalışırken bile kendi işini özenle ve dikkatle yapıyordu. Karakter bakımından olduğu gibi, bir işçi olarak da kusursuzdu. Kendi örneği ile, bir işin tam olarak ve gerektiği gibi yapılabilmesi için çalışkan olmanın bizim görevimiz olduğunu ve bunun onurlu bir iş olduğunu öğretti. Gençlere, diğer insanlara da yarar sağlayan işler yapmayı, hayatın zorluklarını paylaşarak onlara katlanmayı öğretmek ve bu konuda kendilerine destek olmak, onların yeteneklerini her bakımdan geliştirir. Herkes kendisine olduğu kadar, başkalarına da yarar sağlayan işler yapmalıdır. Allah, bu işin kutsal olduğunu bildirir ve sadece çalışkan işçi, yaşamın gerçek mutluluğunu ve sevincini bulabilir. Allah'ın onayı, anne ve babasının sıkıntılarını paylaşarak, üzerine düşen görevi seve seve üstlenen çocukların ve gençlerin üzerinde olur. Bu çocuklar evden ayrıldıktan sonra, ileriki yaşamlarında topluma yararlı bireyler olacaklardır.SO 61.1

    Isa, yeryüzündeki yaşamı boyunca dürüst ve sadık bir işçiydi. O'nun birçok beklentisi vardı. Bu yüzden, amacına ulaşmak için birçok şey gerçekleştirmek istedi. Görevine başladıktan sonra şöyle dedi: Vakit daha gündüzken, beni Gönderen'in işlerini yapmalıyız. Gece geliyor, o zaman kimse çalışamaz.”5Yuhanna 9:4.O, kendisinin izinden gittiklerini iddia eden çoğu kimsenin yaptığının aksine, keder ve sorumluluktan asla kaçmadı. Birçok kimse, bu zorlukların getirdiği disiplinden kaçtıklarından dolayı zayıf ve yetersiz kalırlar. Onlar, aslında dürüst ve sevecen bir kişiliğe sahip olabilirler; fakat zorluklarla karşılaştıklarında ve engellerle kuşatıldıklarında güçsüz ve neredeyse çaresizdirler. Mesih'te görülen gerçeklik ve enerji, O'nun karakterinin gücü ve sağlam-lığı, sahip olduğu nitelikler vasıtasıyla bizim içimizde de gelişecektir ve işte o zaman O'nun aldığı lütuf bizim için de geçerli olur.SO 61.2

    Kurtarıcı'mız, insanların arasında yaşadığı süre boyunca yoksulların kaderini paylaştı. Yaşadığı olayların sonucunda, onların dertlerini ve sıkıntılarını biliyordu ve mütevazı işçileri teselli edebiliyordu. O'nun yaşamının öğretisini doğru şekilde kavrayanlar, halk arasında hiçbir zaman bir sınıf ayırımı yapılmaması gerektiğini ve zenginlerin yoksulların üzerinde onurlandırmaması gerektiğini anlayacaklardır.SO 62.1

    İsa işini zevkle ve özenle yapıyordu. Kutsal Kitap'ın öğretisini hem ev yaşamına, hem de iş yaşamına getirmek, dünyasal işlerimizin sıkıntılarına katlanmak ve bununla birlikte Allah'ın görkemini göz önünde bulundurmak, sabırlı ve ruhsal bir düşünceye sahip olmayı gerektirir. İsa bu noktada insanlara yardımcı oldu. O, hiçbir zaman kendisinin göksel konularla ilgilenmesini engelleyecek dünyevi bir şeyle ilgilenmedi. Nasıra'da yaşayanlar, sık sık O'nun Allah'ı öven ve O'na şükranlarını sunan sesini duydular. O, ilahilerle gökyüzü ile birlik kurdu; Arkadaşları, işlerinin yorucu olduğundan şikayet ettiler. Fakat O'nun dudaklarından dökülen o güzel ezgiyle neşelendiler. O'nun övgüsü kötü melekleri kovuyor ve sanki yeri, buhur gibi hoş kokularla dolduruyor gibiydi. O'nu dinleyenlerin düşünceleri, dünyadaki sürgünlüklerinden gökyüzündeki evlerine yöneliyordu. İsa dünya için şifalı lütfün kaynağıydı. İsa'nın Nasıra'da gözlerden uzak geçen yaşamı, sakin geçen yıllar boyunca sevgi ve şefkat pınarları gibi aktı. Yaşlılar, acı çekenler ve günahın yükü altındakiler, oyuncaklarıyla oynayan masum çocuklar, koruluktaki fidanlar ve ağır bir şekilde çalıştırılan yük hayvanları, hepsi O'nun varlığı ile daha mutluydular. Gücünün sözü dünyaları boşlukta tutan Kişi, yaralı bir kuşa yardım etmek için eğilecekti. O'nun dikkatinden hiçbir şey kaçmaz ve hangi durumda olursak olalım, bize yardım etmekten asla çekinmez.SO 62.2

    Böylece İsa, akıl ve bedence gelişirken, Allah'ın ve insanların beğenisini kazandı. Herkesin derdini paylaştığı için herkesten sevgi görüyordu. O'nu çevreleyen cesaret ve umut atmosferi her ev için bereket kaynağı oldu. Sık sık Sebt günlerinde havrada peygamberlerin öğretilerini okuması için çağrıldı. O'nu dinleyenler Kutsal Yazı'nın sözlerinden parlayan yeni bir ışık görmüş gibi heyecan duyuyorlardı.SO 62.3

    Buna karşın İsa, gösterişten kaçındı. Nasıra'da kaldığı yıllar boyunca mucize gücünü hiçbir zaman göstermedi. Yüksek makam peşinde koşmadı ve unvan almadı. O'nun basit ve sakin yaşamı; ve hatta O'nun ilk yılları hakkında Kutsal Yazı'nın sessizliği bize önemli bir ders verir. Çocuğun yaşamı ne kadar sakin ve basitse -sahte tavırlar- dan ne kadar uzaksa ve doğa ile ne kadar uyum içindeyse- bu onun zihinsel, fiziksel ve ruhsal gücünün gelişmesi için o kadar elverişlidir.SO 62.4

    İsa, bizim örneğimizdir. Birçok kişi, O'nun yaşamının ilk yıllarının öğretisini farkında olmadan ihmal ederken, sadece kamu hizmeti yaptığı dönemle ilgilenirler. Fakat O, evdeki yaşamıyla da çocuklara ve gençlere örnek olur. İsa, Allah'a yakın bir şekilde tevazu ile, O'nunla birlikte nasıl yürüyebileceğimizi bize gösterebilmek için kendini alçaltarak yoksul bir yaşam sürdü. Tüm yaşamı boyunca Baba'yı hoşnut etmek, onurlandırmak ve O'nu yüceltmek için yaşadı. O işine, günlük yiyecekleri ekmeği kazanmak için yorucu bir şekilde çalışan işçileri kutsamayla başladı. Marangoz dükkanında çalışırken de, insan topluluğuna yaptığı mucizelerle Allah'a hizmet ediyordu. İsa'nın mütevazı evindeki sadakat ve itaat örneğini takip eden her genç, Allah'ın Kutsal Ruh aracılığıyla O'nun için söylediği şu sözleri dinlemelidir: “İşte kendisine destek olduğum kulum. Ruhumu onun üzerine koydum.”6Yeşaya 42:1.SO 63.1

    Bu bölüm Luka 2:39-40'a dayanmaktadır.SO 63.2

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents