Loading...
Larger font
Smaller font
Copy
Print
Contents
Geçmişten Sonsuzluğa - 1. Cilt - Contents
  • Results
  • Related
  • Featured
No results found for: "".
  • Weighted Relevancy
  • Content Sequence
  • Relevancy
  • Earliest First
  • Latest First
    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents

    Bölüm 67: Eski ve Çağdaş Rııhçuluk

    Kutsal Yazı'nın, Saul'un Eyn-dor'lu kadını ziyaretini aktarması birçok Kutsal Kitap öğrencisi tarafından şaşkınlıkla karşılanmaktadır. Bazıları, gelen kişinin gerçekten de Samuel olduğunu sanmaktadır. Oysa Kutsal Kitap bunun tersi olduğunu gösteriyor.1GS 391.1

    Samuel eğer göklerdeyse oradan ya Tanrı ya da Şeytan tarafından çağrılmış olmalıydı. Kimse Şeytan'm, göklerden Tanrı'nın peygamberini getirtebilecek güçte olduğuna inanmaz. Samuel'i Tanrıdan çağırtmış olamaz, çünkü Rab onunla rüyalar, Urim ya da peygamber aracılığıyla iletişim kurmayı reddetmişti.1GS 391.2

    Yapılan kehanet de bu olayın kökenine ışık tutmaktadır. Kehanetin amacı Saul'u tövbeye yöneltmek değil, yıkıma gidişini hızlandırmaktır. Üstelik, Saul'un büyücüye danışması, onun Tanrı tarafından reddedilmesinin nedenlerinden biri olarak görülmektedir: “Saul Rab'be bağlı kalmadığı için öldü. Rab'bin sözünü yerine getirmedi. Yol göstermesi için Rab'be danışacağına bir cinciye danıştı. Bu yüzden Rab onu öldürdü. Krallığını da Yişay oğlu Davut'a devretti” (1. Tarihler 10:13,14). Bu gerçek de bize Saul'un Tanrı'nın peygamberi Samuel'le değil, Şeytan'la karşılaştığını göstermektedir. Şeytan kendisini Samuel'in kılığında göstererek hile yapmıştır.1GS 391.3

    Büyücülük ve ruhçuluk, eskiden ölülerle iletişim inancına dayanırdı. Ruhçuluk yapanlar, ölülere danışarak gelecekteki olaylar hakkında bilgi edindiklerini iddia ederlerdi. “Birileri size, ‘Fısıldaşıp mı-rıldanan medyumlarla ruh çağıranlara danışın’ dediğinde, ‘Halk kendi Tanrısı'na danışmaz mı; yaşayanlar için ölülere mi danışılır?’ deyin” (Yeşaya 8:19).1GS 391.4

    Putperestlerin ilahlarının ölmüş kahramanların ruhları olduğuna inanılırdı. Bu nedenle putperestlerin dini, ölülere tapınmaktan oluşuyordu. İsraillilerin yoldan çıkışına değinen mezmurcu şöyle diyor: “Sonra Baal-Peor'a bel bağladılar, ölülere sunulan kurbanları yediler” (Mezmur 106:28).1GS 391.5

    Putperestliğe ait her düzende ölülerin kendi isteklerini insanlara açıkladıklarına ve onlara öğüt verdiklerine inanılırdı. İmanlı ül-kelerde bile ölülerin ruhlarıyla iletişim kurduklarına inanan insanların sayısı çok fazladır. Ruhlar, bazen ölmüş arkadaşlar kılığında görünürler ve hayattayken başlarından geçen bildik olayları aktarırlar. Böylece insanlar, bu ruhların gerçekten de ölülerin ruhları olduğuna ve onların artık meleklerin düzeyine yükseldiğine inanırlar. Birçok kişi için ölülerin sözleri Tanrı'nın Sözünden daha büyük bir ağırlığa sahiptir.1GS 391.6

    Bazıları da ruhçuluğu sadece sahtekarlık olarak görürler. Onlara göre ruhların gelip konuşması gibi belirtiler üçkağıtçılıktan ibarettir. Bazı olaylar gerçekten de sahtekarlık ürünü olduğu halde bazen de doğaüstü gücün kanıtları görülmektedir. Ruhçuluğu sırf insan kurnazlığı olarak reddedenler, doğaüstü gücün etkin olduğunu gördüklerinde bunu kabul etmek zorunda kalmışlardır.1GS 392.1

    Çağdaş ruhçuluğun ve eski büyücülüğün temelinde aynı ilke yatar: ölülere danışmak. Bunların hepsi Şeytan'ın Havva'ya söylediği ilk yalanı temel alırlar: “Yılan, ‘Kesinlikle ölmezsiniz’ dedi, ‘Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız.’” Ruhçuluk, yalanlar babasının hilelerinden sadece biridir.1GS 392.2

    Tanrı şöyle demiştir: “Çünkü yaşayanlar öleceğini biliyor, ama ölüler hiçbir şey bilmiyor. Onlar için artık ödül yoktur, anıları bile unutulmuştur” (Vaiz 9:5,6). “O son soluğunu verince toprağa döner, o gün tasarıları da biter” (Mezmur 146:4). Rab İsrail'e şöyle duyurmuştu: “Kim cincilere, ruh çağıranlara akıl danışır, bana ihanet ederse, ona öfkeyle bakacak, halkımın arasından atacağım” (Levililer 20:6).1GS 392.3

    Ruhlar ölülerin değil, Şeytan'ın kulları olan kötü meleklerdir. İsrail'den söz eden mezmurcu şöyle diyor: “Oğullarını, kızlarını cinlere kurban ettiler. Kenan putlarına kurban olsun diye oğullarının, kızlarının kanını, suçsuzların kanını döktüler; ülke onların kanıyla kirlendi” (Mezmur 106:37,38). Ölülere taptığı sananlar, aslında cinlere tapıyorlardı.1GS 392.4

    Larger font
    Smaller font
    Copy
    Print
    Contents